SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SAVM BAHSİ

<< 2343 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ مُوسَى بْنِ عَلِيِّ بْنِ رَبَاحٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِي قَيْسٍ مَوْلَى عَمْرِو بْنِ الْعَاصِ عَنْ عَمْرِو بْنِ الْعَاصِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِنَّ فَصْلَ مَا بَيْنَ صِيَامِنَا وَصِيَامِ أَهْلِ الْكِتَابِ أَكْلَةُ السَّحَرِ

 

Amr b. el-Âs (r.a.)'dan demiştir ki; Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu";

 

"Şüphesiz, ehl-i kitabın orucu ile bizim orucumuzun arasındaki fark, sahur yemeğidir."

 

 

İzah:

Müslim, sıyâm; Nesaî, sıyâm; Tirmizî, savm; Ahmed b. Hanbel, IV, 197; Darimî, savm 9.

 

Eski hıristiyan ve yahudîler de oruç tuttuklarında akşam uyuduktan sonra yemek ve içmek kendilerine haram olurdu. Artık oruç fiilen başlamış sayılırdı. Müslümanlığın ilk günle­rinde müslümanlar için de durum aynı idi.[bk. Hadis no, 2313.] Bilâhere müslümanlar için fecr doğuncaya kadar yeme-içme ve cinsî temasa müsaade edildi hatta sa­hur yemeği yemek teşvik edildi.

 

Burada müslümanlarm orucu ile ehl-i kitâbdan olanların orucu ara­sındaki farkın sahur yemeği olduğu belirtiliyor. Buhârî ve Müslim'in riva­yetlerinde ise, Rasûl-i Ekrem sahur yemeğini emretmiştir. Rasûlullah'ın bu emri şu şekilde vârid olmuştur: "Sahuru yeyiniz, çünkü sahurda bere­ket vardır."

 

Âlimler, Rasûlullah'ın bu emrini nedbe hamletmişlerdir. Yani sahur yemeği yemenin mendup olduğuna hükmetmişlerdir.

 

Sahur yemeğine teşvîk edilmesinde birtakım hikmetler vardır. Bunlar­dan birisini bizzat Rasûlullah (s.a.v.); sahurun berekete vesile olacağını be­lirterek söylemiştir. Ayrıca sahur, seher vaktinde uyanık olmaya böylece ilâhi feyzlerden istifâdeye sebeptir. Oruca başlarken yenilen yemek, gün boyu açlığa katlanmada kolaylık sağlar. Böylece müslümanların oruç ibâ­detinden kaçınmalarına engel olur. Bu konuda başka hadîsler de vârid olmuştur.